Richard Bach, “Yaşamın da bir amacı
olmalıydı. Kendimizi bilgisizlikten arındırabilir; akıl, bilgi ve yücelik
içinde özümüzü yeniden kazanabiliriz. Özgür olabiliriz. Uçmayı öğrenebiliriz.”
Sözlerini yaşama dair düşünen sorgulayan kahraman Martı Jonathan Livingston dilinden
bizlere aktarır. Eğitim sistemimizde ya da evrensel boyutta eğitimde
kazanılması gereken temel beceriler; dil bilgisi, matematik vs. çocuk bunları
öğrendiğinde yetkin bir birey olabilme vasfını kazanmış olur. Eğer yaşamda daha
iyi bir statüye kavuşmak, iyi bir iş sahibi olmak, iyi bir gelire sahip olmak
istiyorsan bunları yapmak zorundasın. Geleneksel eğitim sisteminde bu derslerde
doğrusal bir işlem sırası var sonuca ulaşsan bile istenen yolu takip etmemişsen
sonucun bir anlam ifade etmeyecektir. Eğitimdeki bu durum ne yazık ki
bireylerin de yaşamlarına ve en önemlisi düşünme, eleştirme, sorgulama
yetilerine sirayet ediyor. Devamında aynı şekilde düşünen, aynı yolda
ilerleyen, aynı şekilde okulu bitirip iyi bir mevkiye gelmek… yaşam sadece daha
iyi yaşam koşullarına sahip olma mücadelesinden başka bir anlam taşımayacaktır.
Bu belirlenen sınırların dışına çıkmak birçoğunu derinden ürpertir. Günü
kotarmak dururken bilinmeyen limanlara kaymak pek de güvenilir gelmez onlara.
Çünkü belirli kalıplar içinde yetişmişlerdir. Bunu aşmak o kadar da kolay
değildir. Yaşlı kurultay başkanı, “Bir gün, Martı Jonathan Livingston,
sorumsuzluğun çıkmaz bir yol olduğunu anlayacaksın. Yaşamın sırrına erilemez.
Bu dünyaya gelişimizin tek nedeni var: Yiyeceğimizi bulmak ve olabildiğince
uzun yaşamak.” Şeklindeki kalıplaşmış yargıları kırmak Martı Jonathan
Livingston gibi sorgulayanlara düşer. Bu süreçte bir çok zorlukla karşılaşır
Jonathan. Dışlanır, aç kalır, pişmanlık duyar ama içindeki o arayış mücadelesi
onu hedefine ulaştırma noktasında temel dayanaktır. Nitekim tüm zorluklara
rağmen Jonathan uçmanın sırrına, sonsuzluğun gücüne erişir. Bu yolda yalnız
olmadığını az da olsa yoldaşlarının olduğunun farkına varması ona ayrı bir güç
verir. Azim ve kararlılığın sonucunda ulaşılmayacak hedeflerin olamayacağını
görüyoruz. Gerçek hayatta Jonathanla aynı kaderi paylaşan ve eğitim
sistemimizdeki kalıp yargılarla boğuşan milyonlarca birey var. Eğitim
sistemindeki bu yıkıcı, bireyi köreltici yönü yok etmek gerçek hayattaki
Jonathanlara el uzatmak eğitim sistemindeki bu çarpıklığın farkında olan
bireylerin görevidir.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
- ESKİ TÜRKLERDE YAZI, KÂĞIT, KİTAP VE KÂĞIT DAMGALARI
- GECEDEN TAŞAN DERSLER
- YAZI İLE TURA ARASINDAKİ MESAFE KADAR
- ALAATTİN ARANIYOR!
- PROUST'LA OKUMA ÜZERİNE
- BENİM ADIM KIRMIZI BENİM ADIM MİNYATÜR
- SİZ ÜSTÜN ZEKALILARDAN MISINIZ
- ÜMİTLİ OLDUĞUN HER ŞEYİN KÖLESİ; ÜMİT KESTİĞİN HER ŞEYDEN DE AZADE VE HÜRSÜN
- KEMAL'İN SU İÇEN KARINCASI
- SUSAM VE ZAMBAKLAR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder