Johannes Pedersen tarafından yazılan “İslam
Dünyasında Kitabın Tarihi” adlı eserin Türkçeye çevirisi Mustafa Macit
Karagözoğlu tarafından yapılıp baskısı Klasik yayınlarınca yapılmıştır.
Müslüman olmayan bir bireyin gözünden İslam dünyasında kitaba dair yaşanan olaylar,
gelişmeler, tarihsel süreçle yaşanan değişim ve dönüşümler açık bir dille ifade
edilmiştir. On bölüm altında toplanıp derlenen eserin genel başlıkları şu
şekildedir: “İslam’dan Önce Arap Yarımadası’nda Yazı ve Kitap” kısmında İslam
dünyasında yaşanan kültürel aktivitelerin içinde yazılı kültürün etkisi
incelenmiştir. Arap ve İslam yazılı kültürünün temeli olan “Kur’ân ve Arap
Edebiyatı” kısmında Kuran-ı Kerim’in yazılmasının yanı sıra nasıl
çoğaltıldığına dair bilgiler verilmekle yetinilmemiş, Kuran-ı Kerim’de geçen
konular üzerine de çeşitli araştırmalar yapılmış, kimi surelerden alıntılar
yapılarak konunun iletisine uygun vurgulamalar yapılmıştır.“Kitapların Telifi
ve Nakli” adlı kısımda kitapların oluşum süreçlerini açık bir dille ifade
ettikten sonra bu kitapların ne şekillerde muhafaza edildiklerine, o dönemden
sonraki nesiller için kaynak olma niteliğine vurgu yapılmaktadır. Kitaplar
hakkında belirtilen bilgiler verilirken İslam dünyasının coğrafi, toplumsal
boyutları ince bir şekilde sürece katılmıştır. Bir sonraki başlığı “Varrâklar
ve Kitapçılar”dan oluşmaktadır. Bu kısımda kitaplar, kitap sayfaları,
kitapların iletilmesinde rol üstlenen kitapçılar hakkında çeşitli bilgiler
verilmektedir. “Yazı Malzemeleri”başlığı altında yazı yazma sürecinde İslam
dünyasında kullanılan çeşitli malzemelere vurgu yapılmaktadır. “Arapça Yazı ve Hattatlar” kısmında Arapçanın
yazım teknikleri analiz edilip konuyla ilgili detaylı bilgiler verilmektedir.
Yazının türlerini, konuya göre, alana göre sanatçı estetiği ile işleyen yazı
ustaları yani hat sanatının üstatları olan hattatlar da ayrıca ele alınıp
işlenmektedir. “Kitap Resimleme” kısmında ağırlıklı olarak kitaplardaki
bilgileri destekleyen unsurların kullanımına vurgu yapılmaktadır. Minyatürün
İslam kültüründeki yerinin önemi, gerekçeleri ayrıca ele alınmıştır.
“Ciltçilik” başlığı altında ağırlıklı olarak kitapların içerik kısmından ziyade
teknik boyutlar incelemeye alınmış, tarihsel süreçte ciltçilik teknikleri,
kitaplara kattıkları estetik değerler, yapıma aşamaları, yapım şekilleri
vurgulanmıştır. Kitaplarla ilgili verilen tüm başlılardan sonra bir nevi yemeye
hazır hale getirilen yemeğin servis aşamasına gelinmiştir. Yani kitapların
okunup, korunup, gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlayan “Kütüphaneler” kısmında
İslam dünyasında kitapların korunması, faydalanılması vb. noktaları bu başlık
altında işlenmiştir. Kitabın son bölümü
“Matbû Kitaplar” başlığıdır. Bu başlık altında matbaanın İslam
dünyasındaki etkileri, matbaaya yönelik geliştirilen politikalar, matbaaya
toplumun yaklaşımı üzerinde durulmuştur.
Kitap ele alınırken her dönemin koşulları da
göz önünde bulundurularak gerek gündelik gerekse özel, resmi, dini ritüeller
aktarılmıştır. İslam dünyasında özellikle eğitim alanında kitabın kullanım
süreci aktarılırken aynı zamanda Müslüman topluluklarının bilime olan
yaklaşımları, eğitimci ve yazarların toplumdaki konumları, insanlar tarafından
görüldükleri değere de vurgu yapılmaktadır. Kuran-ı Kerim’de kalem ve kâğıda
yer verilmesinin eğitime verilen önemin gerekçesi olarak gösterilmiştir.
Müslüman olmayan Batılı bir yazarın gözünden İslam dünyasındaki kitaba dair
oluşum, gelişim, dönüşümün geniş bir perspektiften çizilmiş olması eseri
benzerlerinden ayıran temel noktalardır. Kitabın kimi kısımlarında araştırılmayı,
aydınlatılmayı bekleyen noktalar olduğu da görülmektedir. Buna örnek olarak: “…
yazının Arap Yarımadasına girmesinde Hıristiyanların önemli bir rol oynamış
olmaları gerektiği düşüncesi akla gelmektedir…(29).” Pedersen buna kanıt olarak dayanaklandırmalarda
bulunsa da yazının Hıristiyanlarca Arap Yarımadası’na ulaştığına dair güçlü
kanıtlar olmaktan ziyade iddaların daha ağır bastığı görülmektedir. Genel
manada bakıldığında İslam dünyasında kitaplara yönelik bu kadar geniş bir
açıdan ele alınan eserler sayılıdır. Kitabın bilimsel anlamda tarihçesinin bir
noktadaki boşluğunun yerini dolduran eserlerden biri olduğu kabul edilmelidir.
Her ne kadar ufak tefek ön yargı, kalıp yaklaşımlar olsa da İslam dünyasında kitaba dair yaşanan
birçok gelişmenin bir kitapta toplanıp sunulması ciddi bir emeğin karşılığı
olduğu ve başarılı bir eser olduğu görülmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder